AHRETTE ALLAH’A ARZ/SEVK EDİLME
 Allah,  Kuran’da  kıyametin/son saatin  ardından, diriltilme,  toplanma  işleminden  sonra  bütün  hesap  vereceklerin  Allah’a  arz/sevk  edileceklerini  açıklamaktadır.   11/ Hud  18, “Kim  Allah’a  karşı  yalan  uydurandan  daha  zalim  olabilir.  Onlar  kıyamette  canlandırılıp/yaratılıp,  toplanarak  Rablerine  arz/sevk  edilecekler,  şahitler de yaptıkları  amelleri  işte  bunlar  Rablerine  karşı,  yalan  iş  ve  amel  yapanlardır  diyecekler.  Bilin ki,  Allah’ın  laneti, azabı  zalimlerin  üzerinedir.”   Bu  cezayı  kim  niçin  hak  ediyor,  bunun  cevabını da  sonraki  ayette,  Allah veriyor.  11/Hud  19, “Onlar  insanları,  Allah’ın  doğru  olan  yolundan  alıkoyan  ve  o  doğru  yolu  eğri  göstermek  isteyenlerdir.  İşte   ahreti  inkar  edenler de  onlardır.”  Allah’a  ve  emirlerine,  emirlerini  tebliğ  eden  Resul  ve  elçilerine  tabi  olmayıp da,  çeşitli  yaratılmış  kişilerin  söz  ve  yaptıklarına  uyanlar  yaptıkları  iş  ve  amellerle  adeta,  sanki,  Allah’ı  ve  ahreti  inkar  etmiş  oluyorlar.  gerçekten,  Allah,  ahrette  hesap  soracak,  diriltecek,  toplayacak  diye  inanan  adam,  Allah’a  asi  olup da  yanlış  şeyler  yapar mı?
Allah,  Kuran’da  kıyametin/son saatin  ardından, diriltilme,  toplanma  işleminden  sonra  bütün  hesap  vereceklerin  Allah’a  arz/sevk  edileceklerini  açıklamaktadır.   11/ Hud  18, “Kim  Allah’a  karşı  yalan  uydurandan  daha  zalim  olabilir.  Onlar  kıyamette  canlandırılıp/yaratılıp,  toplanarak  Rablerine  arz/sevk  edilecekler,  şahitler de yaptıkları  amelleri  işte  bunlar  Rablerine  karşı,  yalan  iş  ve  amel  yapanlardır  diyecekler.  Bilin ki,  Allah’ın  laneti, azabı  zalimlerin  üzerinedir.”   Bu  cezayı  kim  niçin  hak  ediyor,  bunun  cevabını da  sonraki  ayette,  Allah veriyor.  11/Hud  19, “Onlar  insanları,  Allah’ın  doğru  olan  yolundan  alıkoyan  ve  o  doğru  yolu  eğri  göstermek  isteyenlerdir.  İşte   ahreti  inkar  edenler de  onlardır.”  Allah’a  ve  emirlerine,  emirlerini  tebliğ  eden  Resul  ve  elçilerine  tabi  olmayıp da,  çeşitli  yaratılmış  kişilerin  söz  ve  yaptıklarına  uyanlar  yaptıkları  iş  ve  amellerle  adeta,  sanki,  Allah’ı  ve  ahreti  inkar  etmiş  oluyorlar.  gerçekten,  Allah,  ahrette  hesap  soracak,  diriltecek,  toplayacak  diye  inanan  adam,  Allah’a  asi  olup da  yanlış  şeyler  yapar mı?
Yapılıyor ve yapılacak ki, ya korkulmuyor, ya hesap verilmeyeceği kanaati var veya sıkça şöyle deniyor. Sen bana bu dünyada bulgur ver, ben sana ahrette/öte dünyada pirinç vereyim deniliyor, bu Allah’a ve ahrete inanmamak değil de neyi ifade eder. işte Allah uyarıyor, ikaz ediyor ve açıklıyor. 42/ Şura 45, “ Ateşe arz olunup konulurlarken onların zilletten/ sıkıntıdan/utancından başlarını öne eğerek göz ucuyla gizli, gizli baktıklarını göreceksiniz. İnsanlar da işte asıl ziyana uğrayanlar, kıyamet günü kendilerini ve ailelerini ziyana sokanlardır diyecekler şu kesindir ki, zalimler sürekli çıkmadan azap içindedirler.” Çevresini, kandırdığı, avuttuğu, susturup, zulme ortak ettiği kişilerde onlarla çıkmadan devamlı azap göreceklerdir. 9/Tövbe 104, “ Allah’ın, kullarının tövbesini kabul edeceğini, sadakaları geri çevirmeyeceğini ve Allah’ın tövbeyi çok kabul eden ve pek esirgeyen olduğunu hala bilmezler mi? ” 9/ Tövbe 105, “ De ki: yapacağınızı yapın. Amellerinizi Allah’ta, Resulü de müminler de görecektir. Sonra görüleni ve görülmeyeni bilen Allah’a döndürüleceksiniz de O size yapmakta olduklarınızı haber verecektir.” Ayette tövbenin kabulü veya azabın icrasıyla uygulanmasıyla ilişkilendirilmektedir. Tövbelerin kabulü veya reddi kıyametten sonra ahrette olacak, Allah dilediğini af, dilediğini de cezalandıracağını bunun da kıyametten sonra ahrette olacağı açıklanıyor.



















